GİRESUN MUTFAĞININ ÖZELLİKLERİ
Tarihsel süreç içerisinde birçok uygarlığa ev sahipliği yapmış olan ilimiz, zengin bir kültür mirasına sahiptir. Bu kültürün önemli bir yanını “Mutfak Kültürünü “ oluşturur.
Anadolu’nun kuzey bölgesinde yer alan Giresun bir geçiş merkezi olması, farklı iklim ve coğrafyalara sahip bulunması nedeni ile kıyı kesimlerde ot, yapraklar ve deniz ürünlerinden oluşan yemekler hakimken; Şebinkarahisar, Alucra ve Çamoluk gibi iç kesimlerdeki İlçelerimizde ise tahıl ürünlerine dayalı hamur işleri ile hayvancılığa dayalı et yemeklerinin ağırlıkta olduğu görülür. Bu farklılıklar araç-gereçte, pişirmede ve mekanlarda kendini gösterir.
Yılın dört mevsimi eksik olmayan yağışlar ve bol rutubet nedeniyle Giresun tabiatı, zengin bitki örtüsü ile kaplıdır. Bu durum mutfak kültürünü doğrudan etkilemiştir. Yörede yiyecekler genel olarak otsu bitkiler, ot yaprakları, diken uçları, sebzeler ve mantarlardan oluşmuştur. Yaz mevsimi bunlar günlük taze olarak tüketilir. Kışlık yiyecekler fırınlanmış kuruluklar, tuzlular,turşular, konserveler, pekmez ve reçeller, kompostoluk ve çerezlik olarak hazırlanırlar.
Giresun bir sahil şehri olduğu için mutfağında deniz ürünlerinin önemli yeri vardır. Hamsi, Mezgit, İstavrit, Palamut, Kefal, İzmarit, Tirsi, Barbun, Sargan, Kötek ve Midye en yaygın türlerdir. Ayrıca derelerimizde doğal olarak yetişen alabalık çok değerlidir.Son yıllarda kültür balıkçılığı oldukça gelişme göstermiştir. Genel olarak Havuz Alası ve Somon balıkları yetiştirilir.
Yaylalarımızda ve köylerimizde yapılan balıkçılığa bağlı olarak beyaz peynir,(tecen) , deri peyniri (tulum), küp peyniri ve çökelek yapılır. Küp peyniri ve çökelekler güveçlerde yazdan toprağa gömülerek kışa saklanır. Giresun mutfağında yemekler bir kaç malzeme ile yapılabiliyor. İşin sırrı kullanılan malzemelerinin lezzetinde. Bir başka burada karalahanın mısır unuyla buluşması… Fasülyenin fırınlanmaşı, kirazın meyve kimliğinden çıkıp yemek olarak karşımıza çıkması. Hamsinin tavada, ekmekte,börekte bazen de salatada olması…
Fındık, sadece pasta, börek,tatlılarda değil, yemeklerde, mezelerde kullanıldığı gibi mutfaktan çıkıp türkülere, manilere misafir oluyor.”Fındık vakti” böyle bir vakit vardır burada.Gurbettekinin geliş vaktidir. Çalışma, telaş bir o kadarda şenlik vaktidir. Her şey fındıkla iç içe. Fındık yaşamdır burada,hayaller fındık sonrasına… Yari olanlar bir fındığın içini ayrı yemez buralarda.
Ayrıca ekmek fırınlarından çıkarılan Giresun’a özgü pekmezli simit (suzamsız) dikkati çekmektedir. Şebinkarahisar İlçemizde yapılan cevizli, fındıklı, çedeneli, sade pestiller oldukça lezzetlilerdir.
Giresun’da doğal bitkilerin bir kısmı kurutularak içecek olarak kullanılır. Bu bitkiler; kekik, ıhlamur, nane, çay, taflan yaprağı, kuşburnu ve yayla papatyalarıdır. Bunların dışında İlimizde bol miktarda çay yetiştirilir. Lezzetli ayranların yanı sıra pekmez,reçel ve marmelatlar sulandırılarak soğuk içecek olarak kullanılır.
Giresun hanımları, her şeyde olduğu gibi yemek yapımındaki becerileri ile de tadı , lezzeti birbirinden güzel, yüzlerce çeşit yemeği geliştirip sofralara sunmakla kendi kültürlerini oluştururken, Anadolu mutfak kültürüne de büyük katkıda bulunmuşalardır.
Sonuç olarak “Giresun Mutfak Kültürü” kendine özgü nitelikleri ile incelemeye değerdir. İnsanımız yaratmaya devam ettikçe bu mutfak çok şey kazanacak.