PUTLARIN SAVAŞI.!!!
Neden mi savaşıyoruz.?
Kerim Korcan’nın sinemaya da uyarlananan meşhur Tatar Ramazan isimli eserinde koğuş ağasının Tatar ve arkadaşlarına posta koymak amaçlı kurduğu bir cümle vardır.
…ve der ki:
Biz burda kanlı bir pınarın başında bekleyen Hazreti Hasan- Hüseyin gibiyiz.
Su az, bekleyen bekleyen çok!
O zaman ne olur?
Hır çıkar hır….
Öyle biri çıkar ki, vurdumu adamın feleğini şaşırtır amanAllah.
Soru.?
Peki bizi yaratan Allah, neden kanlı pınarın başına gönderisin.?
Bu acınası duruma “Allah’ın imtihanı” diyen zavallıya açık ültimatom:
Dünya nüfusu 8.000.000.000’dan fazla iken, dünyada sadece otuzbin kişinin dolar milyarderi olduğunu, fakirlerin açlık sınırı hesaplaması yapılırken, zenginlerin doyma sınırının olmadığını biliyor muydunuz?
Dinin adil paylaşım emrinin rafa kaldırılıp, dinciler vasıtası ile fakir halka yokluğa şükür emri verildiğini, islam peygamberinin de bu düzeni yıkmak için geldiğini biliyor muydunuz?
Vatikan’ın bütçesinin tüm açları doyuracak kadar güçlü olduğunu, müslümanların ise, din adamı sınıfını yok etmesi gerekirken, Vatikan’a karşı kendi din adamı sınıfını kurduğunu, asıl gayeyi görmediğini biliyor muydunuz?
Kur-an anlaşılırsa bu lanet sistemin çökeceğini, o sebeble Kur-an’ın anlaşılmaması için servet sahiplerinin şeytani zeka ile hedef şaşırttığını biliyor muydunuz?
Uykudan hayırlı olan namazı, müslümanların sadece ritüele soktuğunu, iş bu sebeble uyuduğumuzu biliyor muydunuz?
Dostlarım:
Dünya kazanımlarının yani dünyada bulunan altın, maden, petrol vb nimetlerin %80’inin belli bir aile elinde bulundururken, geri kalan %20’si için yedimilyar insanlık kavga ediyor…
Kimi, fakirliği Allah’ın nimeti gösteren dinci böceklerle, kimi ırkı üstünlük gösteren ırkçılıkla durumu idare ederken, kimi askeri güçle durumu kotarıyor.
Tüm bunların hepsi ırkçı emperyalist aklın evrendeki tezahürü iken emperyalist akıl dini kurumlar ve din adamları vasıtası ile bunlara da şükür edilmesini emrederken, “fani dünya” algısı öbür dünyada daha iyisi olacak yalanı ile sistemin devamı sağlanıyor.
Diyorum ki; bu dünyanın imtihanı adalettir ve bu dünyada adalet için savaşmayanlar Allah’tan cennet beklemesin.
Sorun onlara: Neden arkadaşımız ve önderimiz Muhammed bu duruma savaş açtı.
Neden “boş verelim arkadaşlar fani dünya” demedi!
Hâlâ gazetecisinden yazarına, aydınından bilim insanına ve siyasetçisine, bu durumun devamı için çalışmalar yapılıyorsa yuh olsun.!
İslam peygamberi Yahudilik mantalitesini yıkıp evrende adil düzeni kurup giderken söylediği “Size iki şey bırakıyorum birisi Allah’ın kitabı Kur’an, diğeri benim sünnetimdir” dediği Kur-an ezberlendi ama anlaşılmadı, sünnet ise sıfır bıyık ve uzun sakala birde ucu eğri değnekli şalvarla kombinlendi!
Dostlarım:
Kendine müslüman diyen bu çirkin dünya düzenine baş kaldırandır…
Müslüman aklın, ahlakın, adaletin galip olması için savaşan devrimcidir…
Müslüman adalete boyun eğen, haksızlığa başkaldıran savaşçıdır…
Müslüman Allah ile arasına kişi ve kurum koymayandır..
Allah’ın gönderdiği, en son ve en yüce akıl dini olan islamı CIA’nin kurup adına islam dediği dine tercih ettiğimiz için sürünüyoruz.
Hiç düşündünüz mü acaba, Fethullah neden “meal okumak sapıklıktır” demiş olabilir!!!
Din adamı sınıfını ortaya çıkaran tüm kurumları kapatıp, din ile insan ilişkisini tüm eğitim kurumlarına vermezsek sürünmeye devam edeceğiz.
Evet her müslüman cenaze yıkamak dahil her ritüeli bilecek ve dinden kazanç sağlayanların yüzüne tükürüp, en iyi fizikçinin Allah’a “din adamından” daha iyi inanacağını bilecek.
Doğru yolda olana selam olsun!
Not:
Şimdi kimi arkadaşlarım soruyor “tefsir var, meal var, hadis var, hoca var Kur-an’ı kim anlama dedi” diye…
Bu soruyu soran arkadaşım çok geç kaldın ama yinede seni kaybetmemek için bir cümle kurayım.
Dikkat ediniz!
Kur-an tefsir, meal kitabı değil, anlaşılan dil ile okuma ve akıl kitabıdır.
Bunu nerden biliyoruz.?
Yine Kur-an’dan.!